Son zamanlarda hakkında çıkan haberleri ve belgeselleri iyice takip ettiğim bu kişinin haritasının yorumunu sizinle paylaşmak istedim. Haritasına ilk baktığımda direkt gözüme çarpan göstergeler oldu ve bu göstergeler onun hakkında bana çok şey söylüyor. HAYATTA ve HARİTADA GERÇEKTEN HİÇBİR ŞEY TESADÜF DEĞİL!

Adnan Oktar 2 Şubat 1956 günü Ankara’da doğmuş. Doğum saatini bilmediğim için Güneş’i birinci eve alarak bu çalışmayı yaptım. Kendisi Kova burcu. Güney Ay Düğümü İkizler ve yöneticisi Merkür yine Kova’da ve retro. Farklı ve aykırı düşünceleri var. Herkes gibi düşünen, konuşan ve iletişim kuran biri değil. Çocukluk zamanları bununla alakalı zorluklar çekmiş olabilir. Belki daha küçük yaşta insanlığı ileriye götürecek bilgilerle ilgilenmek istemiş ve kendini bu şekilde geliştirmek istemiştir. Okuma, iletişim ve eğitim konusunda zayıf ve yararlı hisseden ama bunu başka şekilde kapatmaya çalışan biri. Kova etkisi gruplara ve cemaatlere konuşmalar yapmayı seven ve kendini bu konuda “özel” hisseden birine işaret ediyor. Bu zayıflıklarını -Kiron’un marifeti olarak- kendini mükemmel ve özel hissederek üstünü örtmeye çalışıyor. Bu “özel olma hissi” aslında bir kompleksten geliyor.

Hem Merkür’ün Retro olması, hem Neptün’den aldığı kare ise aslında düşüncelerinin net olmadığını, hayal dünyasında yaşadığını ve aldatıcı bir iletişim tarzının olduğunu bize söylüyor. Olmayan şeylere inanıyor bile denebilir, ki 9. ve 12.evlerdeki bu kareler inanç konularıyla alakalı olduğu için, kendisini Mehdi sanmasına (tam olarak ben öyleyim demiyor ama onu ima ediyor) ve yanındaki kişilere de buna hilelerle inandırmasına sebep olmuş. Kendisinin bu tarikat ve gruplar içinde cinsellik yaşattığını, yaşadığını, bunlarla ilgili tehditler yaptığını biliyoruz. Kova ve Akrep bir araya geldiğinde cinsellikle ilgili sıradışı durumlar olur. Kısacası Adnan Oktar’ın bolca gerçek olmayan düşünceleri, inançları, hayalleri ve maalesef cinsellik hakkında da “garip” fantezileri var diyebiliriz…

Adnan Oktar’ı, Adnan Oktar yapan en büyük etki ise, bana göre Yay’daki Kuzey Ay Düğümü ve onunla kavuşan Mars. Bir de bunun yöneticisi -Jüpiter- Aslan’da Plüton ile kavuşuyor!! Adam bu dünyaya fanatikçe inandığı her şeyi, her şeye rağmen yaymaya gelmiş gibi. Yay gördük mü orada bir inanç, din ve tarikat vardır. Mars ise yanında oldu mu bunu şiddetle ve “iyimser” gözüken (Yay’dan dolayı) bir şiddetle yapan, öfkeli, savaşan, gerekirse silah kullanan, cinselliğe alet eden birinden bahsedebiliriz. Bu adam gerekirse kıran döken bir tarikatın başı. Kaldı ki Jüpiter Plüton Aslan’da kavuşuyor; maalesef bunu yapma konusunda da başarılı. Çünkü çok büyük ve yıkıcı büyüklükte bir egosu ve liderliği var. Kendi inandığı şeylere (Jüpiter) inanıyor, ve güçlü (Plüton) güçlü bir şekilde oynuyor, rol yapıyor. (Aslan) Bu karizmatik ve yok edici güçle de yine büyük kitleleri etkiliyor. Büyük bir tarikatın lideri. Bu tam olarak bu göstergenin tanımı. Tabii bu tarikat çok tehlikeli.

Haritasında dikkatimi çeken diğer şey ise Uranüs’ün 29 derece Yengeç’te olması. Kendisinin ailesiyle alakalı sarsıcı şeyler yaşadığını biliyoruz. Annesiyle ilişkisinin iyi olmadığını; bu yüzden belki aile, vatan ve milli gibi kavramlarla bir bağı olmadığını düşünebiliriz. Kendi bunu yaşadığı gibi; başka aileleri de yıkıyor ve huzursuz ediyor. Geriye duygusal anlamda enkaz aileler kalıyor.